Saturday, June 30, 2007

Baskın Oran ve "steril unsurlar"

Baskın Oran: Istanbul 2. Bölge Bağımsız Sol Aday

Ahmet Hakan Coşkun,

Burası İsveç ya da Norveç olmadığına göre...

Baskın Oran'a oy vermeyecekmiş. İyi, vermesin. Ama tabii bunu ilan etmek yetmiyor; bir de Baskın Oran'ın adaylığını ciddiye alanları aşağılamak gerekiyor ki, racon çizilmesin.

Bir takım alakasız kişi, kurum ve yer adlarını birbiri ardına sıralayarak hepsini

steril unsurlar

ilan ediyor ve aklınca zeki-cinlik yapıyor Ahmet Bey.

Bu saydığı isimlerin arasında Bilgi Üniversitesi de var ki, bu benim bir zamanlar (üç yıl) çalışmaktan son derece zevk aldığım ve gurur duyduğum bir kurumdur. Şu anda bu üniversiteyle en ufak bir maddi bağım olmadığı ve Türkiye'de yaşamadığıma göre muhtemelen gelecekte de olmayacağı için (manevi bağ derseniz, o her zaman olacak), gönül rahatlığıyla söylüyorum: Istanbul Bilgi Üniversitesi, Ahmet Hakan'ın "steril" diye sözümona dalga geçtiği o bildiği özel üniversitelerden değildir. Bilgi'nin Kuştepe için, Dolapdere için, ve şimdi de Silahtarağa için ne ifade ettiğini merak eden sorar, araştırır, öğrenir.

Ne kadar kolay oturduğu yerden ona buna burun bükmek. Hele Türkiye'de.

Thursday, June 21, 2007

Olmayan şeylerin olan ödülleri

Engin Ardıç Akşam'da diyor ki:
Çocuğu olmayan Bülent Ecevit, yani o hanımın kocası, babalar
gününde, mezarı başında anılmış. Birkaç yıl önce, çocuğu olmayan Pınar Altuğ da “yılın annesi” seçilmişti.
O da birşey mi Engin Bey? Bu ülkenin Bilmem Ne Üniversitesi (hadi peki, adını da yazayım, Istanbul Üniversitesi), hayatında hiç roman yazmamış İclal Aydın'a "yılın romancısı" ödülü vermişti zamanında. Bülent Bey "baba", Pınar Hanım "anne" olarak anılmışlar çok mu?

O değil de, ben ne zaman yılın kimyageri seçileceğim, onu merak ediyorum. Lisedeyken kimya dersini çok severdim de, o bakımdan. (Ama fizikten nefret ederdim, aman lütfen beni yüzyılın Türk fizikçisi filan seçmeyiniz.)

Laz fıkrası gibi memleket, babasını satayım.

Saturday, June 09, 2007

Yahudi, Ermeni, Rum... bunlar hakaretamiz kelimeler midir?

"Sezer, paketi art niyetli bekletiyor, millete gidilmesini istemiyor"

Yukardaki habere göre Başbakan Tayyip Erdoğan şöyle demiş:
Geldik, birçok iftiralar atacaklar, kitaplar yazacaklar. Gazete köşelerinden saldıracaklar, vuracaklar, eşime, çocuklarıma... Benimle ilgili kitaplar yazılıyor, Yahudi deniyor Rum deniyor. Kimisi Musa'nın çocuğu diyor. Arkadaşım Abdullah Bey için Musa'nın gülü deniyor. Bunu hangi edebe, hangi adaba, hangi kaleme sığdırabilirsiniz? Ben bu ülkenin evladıyım, bu ülkenin çocuğuyum ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının verdiği 14 milyon oyla biz bu ülkede iktidarız. Beni kimse kalkıp da olduğumdan farklı bir şekilde gösteremez. Milletvekili olma yeterliliğine sahip bir vatan evladına herhangi bir etik açıdan sınırları zorlayan, sınırları aşan tipler bizi gölgeleyemez, bize çamur atamaz.
Türkiye'nin başbakanı böyle mi cevap vermeli kendisine yapılan bu saldırılara? Evet, bu kitapları /yazıları yazanlar ırkçı, antisemitik, cahil, tıynetsiz, paranoyak, seviyesiz adamlar. Yahudi- Rum- Ermeni sıfatlarını hakaret olarak kullanacak kadar zavallılar. Ama bunlara karşı kendini savunmanın yolu bu mudur? Bütün Türkiye'nin; yalnız Türkiye'deki Müslümanların değil, Hristiyanların ve Musevilerin ve politeistlerin ve dinsizlerin de başbakanı olan Tayyip Erdoğan, bunlara cevaben "bana Yahudi çocuğu demek edebe adaba aykırıdır, ben bu ülkenin evladıyım" mı demelidir?

Türk kavimleri daha Orta Asya'dayken bu topraklarda Ermeniler, Rumlar yaşardı. 1492'den beri Istanbul'da Museviler yaşıyor. Tayyip Bey "bu ülkenin evladı" da, onlar değil mi? Bu nasıl bir mantıktır? Neden bu ırkçılara karşı kendimi savunayım derken onların seviyesine iniyor?

Bir zamanlar Tansu Çiller'in içişleri bakanı olan Meral Akşener (şimdi MHP üyesi), aklınca Abdullah Öcalan'a hakaret edeceğim diye "Ermeni dölü" demişti de dudağımız uçuklamıştı. AK Parti'nin Çiller'in DYP'sinden, Akşener'in MHP'sinden hiç farkı yok mu?

"Bize çamur atamazlar" diyor Başbakan, ama bu ırkçı çamur, verdiği bu düşüncesizce cevap yüzünden ona da bulaşmadı mı şimdi?